Tüp mide ameliyatı gereksinimi olan ve diğer program gereksinimlerini izleyen hastalar bu operasyon sonrası tipik olarak fazla vücut ağırlıklarının % 65’ini kaybederler. Ayrıca tüp mide ameliyatı aşağıdakiler gibi obezite ile ilgili birçok sorunu iyileştirir veya ortadan kaldırır:

• Şeker Hastalığı
• Yüksek Tansiyon
• Uyku Apnesi

Tüp mide ameliyatı teknik olarak gastrik bypass’tan daha basittir. Gastrik bypasta olduğu gibi hastanın mide ve ince bağırsak anatomisini yeniden düzenlemek yerine, tüp mide ameliyatı (sleeve gastrektomi) kilo kaybını etkileyecek şekilde midenin yeniden boyutlandırılması amacı taşır.

Tüp mide ameliyatı, potansiyel komplikasyon riskini, ameliyat sonrası ağrıyı ve hastanın işe ve diğer aktivitelere dönene kadar geçen süreyi etkili bir şekilde azaltan birkaç bölgedeki kesiden yapılır.

Hastaların yeni anatomilerine uyum sağlarken dayanıklı, sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmeye çalışmaları için iş dışında zamana ihtiyacı olacaktır. Bununla birlikte ameliyatla ilişkili ağrı genellikle hafiftir (kişiden kişiye göre değişen oranlarda) ve kısa süreli ağrı kesici ilaçlarla ağrı giderilmeye çalışılır. 6 haftalık süre sonunda hasta yavaş yavaş sosyal yaşantısına (tabi ki ameliyat sonrası doktor tarafından verilen diyetine önem göstermek şartıyla) dönebilir.

Kesinlikle! Belki de gerçek operasyondan daha önemli olan, hastaların ameliyat öncesi verilen ve uygulanması istenen yeme alışkanlığı değişikliğidir. Hastalara sağlıklı beslenmenin detayları ve ana hatları anlatılır. Herkesin bir gram karbonhidrat, protein ve yağın ne olduğunu ve bunları hangi kombinasyonlarda yememiz gerektiğini anlaması bu noktada ayrı bir önem taşır. Hastanın normal bir bireyden daha yüksek oranda kilo vereceği sınırlı bir zaman dilimi vardır. Önemli olan, vücut operasyona uyum sağladıktan sonra hastanın bu kilo kaybını sürdürmesine yardımcı olacak sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme alışkanlıkları geliştirmektir.

Olası komplikasyonları olmayan hiçbir ameliyat yoktur. Bununla birlikte, laparoskopinin bariatrik cerrahi alanına girmesi, sadece etkinlikte değil, aynı zamanda hastaya verilen riskte de devrim yaratmasına yol açmıştır.

Dünya çapında yapılan bir araştırmada tüp mide ameliyatı olan hastalardan elde edilen veriler ışığında ölüm riskinin %0.08 olduğunu gösteriyor ki bu, safra kesesi ameliyatı veya kalça protezi ameliyatından daha az bir orandır. Dahası, kilo verme ameliyatı ile ele alınan obezite ile ilişkili birçok tıbbi soruna bağlı olmayan bir araştırma grubuna göre ameliyat geçiren bireylerde ölüm oranında %89’a varan bir azalma olduğuna dair iyi veriler vardır.

Tüp mide ameliyatı kısıtlayıcı bir işlemdir. Midenin boyutunu büyük ölçüde azaltır ve bir seferde yenebilecek yiyecek miktarını sınırlar. Besinlerin emiliminin azalmasına neden olmaz veya bağırsaklarınızı atlama gibi durumlar olmaz. Tüp mide ameliyatı iştahta azalmaya neden olabilir. Mide boyutunu küçültmenin yanı sıra, tüp mide ameliyatı, midenin ürettiği “açlık hormonu” miktarının azaltılması sağlanır. Bu işlemden sonra kilo kaybına katkıda bulunabilir. Az miktarda yemek yedikten sonra çabucak tokluk hissinin oluşması ve birkaç saat daha tok hissedilmesinin temel nedeni budur.

Hastalar, ameliyat öncesi ölçülen kilolarına bağlı olarak ameliyattan sonraki ilk yıl fazla vücut ağırlıklarının %40 ila %70’ini kaybetmesi sağlanabilir. Obezite ile ilişkili birlikte seyreden birçok bozukluk, tüp mide ameliyatından sonra düzelme eğilimi gösterir. Tüp mide ameliyatı uygulanan hastaların %75’inden fazlasında diyabet, yüksek tansiyon, uyku apnesi ve anormal kolesterol seviyeleri iyileştirilir veya tedavi edilir. Uzun vadeli çalışmalar henüz mevcut olmasa da tüp mide ameliyatından sonra meydana gelen kilo kaybı, ameliyattan sonraki ilk yılda bu tıbbi bozukluk durumlarının da dahil olduğu gerçek bir iyileşme ile sonuçlanır.

Tüp mide ameliyatı geçirdikten sonra bekleyebileceğiniz pek çok fayda vardır. Daha az ağırlık, etrafta dolaşmayı çok daha kolay hale getirebilir ve genel zindeliğinizi ve sağlığınızı geliştirebilecek bir dizi yeni aktivitenin keyfini çıkarmanıza olanak tanır.

Evet, tüp mide ameliyatından sonra yeniden kilo almak mümkündür ve bu durum, hastalar eski beslenme alışkanlıklarına döndüğünde ortaya çıkma eğilimindedir. Doktorun vermiş olduğu diyet listesini izlerseniz bu durumu tekrar yaşamayabilirsiniz. Ancak tüp mide ameliyatının, kilo problemleriniz için bir “tedavi” değil, kilonuzu yönetmenize yardımcı olacak güçlü bir araç olduğunu unutmamak önemlidir. Yüksek miktarda abur cubur tüketirseniz ve fiziksel aktivite yapmazsanız, tekrar kilo alırsınız. Daha da önemlisi bu kilonuzu korumak için öğünlerinizi planlamaya devam etmek, küçük porsiyonlar yemek ve fiziksel aktivite yapmaya devam etmek kilo almamanız açısından oldukça önemlidir.

Her tıbbi tedavinin bir başarısızlık oranı vardır ve tüp mide ameliyatı da bir istisna değildir. Tüp mide ameliyatı olan hastaların küçük bir kısmı (yaklaşık %10) beslenme gereksinimlerine uyamama veya fiziksel aktivite eksikliği gibi çeşitli nedenlerden dolayı başarılı olamazlar. Bazı hastalar vitamin ve mineral takviyesi alamazlarsa da sorun yaşayabilir.

Tüp mide ameliyatından sonra biraz rahatsızlık duymak yaygındır. Ağrı esas olarak karın bölgesinden gelme eğilimindedir, ancak ameliyat sırasında karnı şişirmek için kullanılan gazın (karbondioksit) bir sonucu olarak hafif sol omuz ağrısı da yaşanabilir. Basit ağrı kesicilerin kullanımı ağrı sorununun çözümü için yeterli olacaktır.

Bu durum mesleğinizin niteliğine bağlıdır. Fiziksel olarak aktif olmayan bir işiniz varsa, o zaman genellikle 1-2 hafta içinde işinize dönebilirsiniz. Çünkü bu zamana kadar yaralar iyileşmiş olacak ve çok daha az rahatsızlık hissetmiş olacaksınız. İşiniz fiziksel olarak zorlayıcıysa, işe geri dönebilmek için biraz daha zamana ihtiyacınız olabilir. Midenizin iyileşmesi tipik olarak 6-8 hafta sürer ve bu süre zarfında özel beslenme kurallarını olabildiğince yakından takip etmeniz oldukça önemlidir.